Micho2 Michougué <body><script type="text/javascript"> function setAttributeOnload(object, attribute, val) { if(window.addEventListener) { window.addEventListener('load', function(){ object[attribute] = val; }, false); } else { window.attachEvent('onload', function(){ object[attribute] = val; }); } } </script> <div id="navbar-iframe-container"></div> <script type="text/javascript" src="https://apis.google.com/js/platform.js"></script> <script type="text/javascript"> gapi.load("gapi.iframes:gapi.iframes.style.bubble", function() { if (gapi.iframes && gapi.iframes.getContext) { gapi.iframes.getContext().openChild({ url: 'https://www.blogger.com/navbar/14364200?origin\x3dhttp://michougue.blogspot.com', where: document.getElementById("navbar-iframe-container"), id: "navbar-iframe" }); } }); </script>

Perşembe, Ağustos 30, 2007

Her mevsim senin adını taşıyor



Sarılıyoruz…

Önce akşam oluyor, ardından sabah. Bir gün geçiyor, sonra bir ay. Sonra sonbahar geliyor. Dökülüyor yapraklarımız…

Sarılıyoruz…

Kış geliyor. Her yer beyaz. Her şey beyaz. Sarılıyoruz… Eldivenim oluyorsun, atkım oluyorsun. Hiç üşümüyorum.

Sarılıyoruz…

İçim ısınıyor. Hava ısınıyor. Yaz geliyor, yaz. Güneş en tepeden gülümsüyor bize. Gözlerimiz kamaşıyor. Sana ne zaman baksam, öyle oluyor, biliyor musun?

Dışarıdan nasıl görünüyor çok merak ediyorum. Aynaya bakıyorum, olmuyor. Severken, deli gibi aşık olurken insan nasıl görünür? Aynaya bakıyorum, göremiyorum. Karşıda ben yokum; hayatıma girdiğin günden beri, akşamım, sabahım, kışım, yazım olduğun günden beri aynada kendimi göremiyorum. Nereye baksam sen oluyorsun. Benden yansıyan bile senin yüzün oluyor. Gülümseyişin, gözlerimi kamaştıran o güzelliğin oluyor…

Sarılıyorum…

Sarıyor hayat tekrar beni. Böyle gitsin, hep böyle devam etsin. Dursun zaman, dönmesin dünya, geçmesin zaman.

Yağmur mu yağıyor üstüme, sen mi? Yazın tam ortasında...

Sarılıyoruz… Deli gibi… Bir daha hiç bırakmayacaksın beni, diyorsun. Seni bırakırsam mevsimler geçmez, artık her mevsimi yaşamak istiyorum, diyorum. Geçmiyor gerçekten. Geçmedi hiç. Sana sarılamadığım hiçbir gün, ne bitmek bildi, ne geçmek bildi. Ne sonbaharı gördüm, ne ilkbaharı; ne yazı gördüm, ne de kışı. Merak etme, diyorum. Sıkıca sarılıyorum… İçime çekiyorum teninin kokusunu. İçimde tutuyorum, tutuyorum, tutuyorum… Hep içimde kalsa, bir daha nefes almasam hiç. Ömür boyu senin kokun, teninin kokusuyla yaşasam… Nefes almadan, nefes vermeden…

Akşam oluyor yine. Birlikte uyuyacak mıyız? Sabah olması lazım, yeni bir günün doğması lazım, birlikte uyuyalım, yoksa geçmiyor zaman, diyorum. Bakıyorsun gözlerin dolu dolu.

Sarılıyoruz…

Uyuyoruz…