Micho2 Michougué <body><script type="text/javascript"> function setAttributeOnload(object, attribute, val) { if(window.addEventListener) { window.addEventListener('load', function(){ object[attribute] = val; }, false); } else { window.attachEvent('onload', function(){ object[attribute] = val; }); } } </script> <div id="navbar-iframe-container"></div> <script type="text/javascript" src="https://apis.google.com/js/platform.js"></script> <script type="text/javascript"> gapi.load("gapi.iframes:gapi.iframes.style.bubble", function() { if (gapi.iframes && gapi.iframes.getContext) { gapi.iframes.getContext().openChild({ url: 'https://www.blogger.com/navbar/14364200?origin\x3dhttp://michougue.blogspot.com', where: document.getElementById("navbar-iframe-container"), id: "navbar-iframe" }); } }); </script>

Perşembe, Mayıs 19, 2011

uçurtma.adam

Gökyüzüne yalnızlığını sığdırabilecek kadar
büyük bir yüreğe sahipti o...
Yüreği rüzgarın başını okşamasıyla durgunlaşıp
gözleri uzaklara dalan bir çocuğun uçurtması gibi
süzülerek dans ediyordu sanki gökyüzünde...
Öyle uyumluydu ki maviye yüreğinin rengi,
uçurtma sandılar yüzyıllar boyu...
Belki de gökyüzüne dalarken gözleri,
elleri küçük ama yüreği kocaman bir uçurtmaydı o...
çünkü suskun bir çocuktan almıştı bakışlarını...
ve artık suskun bir adamdı o...
ve aynı zamanda bir uçurtma...